Yabancıların Türk kökenli lojistik firmalarına meydan okuyamayacağı bir yapı oluşturacaklarını ifade eden Oregon Teknoloji Hizmetleri Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Bartık, önümüzdeki günler için ses getirecek projeler açıkladı.
Nakliyeciye transit teminat hizmetleri ve T1 çözümleri sunmak amacıyla kurulan Oregon, her yıl hizmet çeşitliliğini artırarak hızlı büyümesini sürdürüyor. Bu kez de, 14-15 Mayıs tarihleri arasında üyeleriyle Antalya Granada Otel’de biraraya gelen firma, gelecek planlarını ortaya koydu. Başta lojistik köyler olmak üzere, ortak satın almalar, araç paylaşımları, teknoloji transferi gibi yeni projelerini üyelerine duyuran Oregon, gelecek yıl üye sayısını 500’e çıkarma arzusunda.
Oregon Teknoloji Hizmetleri A.Ş. Genel Müdürü Selçuk Yılmaz yaptığı konuşmada global rekabet için biraraya geldiklerini hatırlatarak dijitalleşmenin önemli bir trend olduğunu söyledi. Sektörde monopolleşmeye dikkat çeken Yılmaz, bunun önüne geçmek için işbirliklerinin önemine işaret etti. Bunun için ciddi sermaye yatırımı gerektiğini belirten Yılmaz; dernek yönetimlerinin geçici ve değişken olduğunu ancak Oregon’nun nesilden nesile geçecek bir yatırım sistematiği olduğunu vurguladı.
“40 milyon TL teminatı 4 milyar TL’ye geliştirdik”
Oregon’un hizmete başladığı günden oldukça ilerde olduğunu vurgulayan Yılmaz, 40 milyon liralık teminatla başladıkları işlerini 4 milyar lira gibi bir rakama çıkardıklarını belirtti. Uygulamaya koyacakları araç paylaşım sistemi hakkında da bilgi veren Yılmaz, kurdukları yük platformundan sadece C2 belgeli Oregon üyelerinin yararlanabileceğini, sistemin doğrudan, araç sahibine ulaşabileceğini ifade etti.
“Ortaklarımızın arasında bir ödeme sistemi gerçekleştireceğiz” diye konuşan Selçuk Yılmaz, Temmuz ayı içerisinde Kapıkule, Çatalca, Mersin, Konya’da yetkilendirilmiş gümrüklü sistemini açacaklarını söyledi. Oregon Finans olarak 2023 yılında ortak satın almalar yapacaklarını belirten Yılmaz, Önümüzdeki yıl 400-500 otakla devam etmeyi hedeflediklerini de sözlerine ekledi.
Herkesin eli nakliyecinin cebinde
Oregon Teknoloji Hizmetleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Bartık ise pandemi döneminde lojistiğin öneminin anlaşılmaya başlandığını belirterek, “Bu sektörün sahibi olduğumuzu her tarafa hissettirelim” dedi. Sektörün hep bir arada olması için uğraştıklarını belirten Bartık, dernek ve siyasetle uğraşmayan arkadaşlarla biraraya geldiklerini vurguladı. Herkesin elinin nakliyecinin cebinde olduğunu vurgulayan Bartık, “Aldığımız para bize kalsa zengin oluruz. Paralarımız çar çur oluyor” dedi. Bartık, sözlerine şöyle devam etti:
“Yabancıların bizlere meydan okuyamayacağı bir yapı oluşturuyoruz”
Bu sözü salondaki nakliyeciler tarafından uzun süre alkışlanan Bartık, “Bütün araçlarda yüzde 30-35 fiyat artışı var. Fiyatların fazla şiştiğini düşünüyorum. Lojistikte yatırım yapmak zorundayız. Ancak yatırımı nereye yapacağız? E ticaret sitelerinin Türkiye’de 150 deposu var. Depoculuğu kim yapıyor. Gayrimenkulcüler yapıyor. Depo yatırımları, yatırımlarını kat be kat çıkarıyor. Biz dernekçilik yapmıyoruz. Çünkü artık dernekçiliğin nakliyeciye bir şey katmadığını düşünüyoruz. Biz artık yan yana olmalıyız. Yabancıların bizlere meydan okuyamayacağı bir yapı oluşturuyoruz. Bizim çıkar için savaştığımızı görmeyeceksiniz. Sizin için ülke için çalışacağız. Lojistik merkezlerini Oregon üyeleri oluşturacak. Lojistik merkezler yapacağız. Depo yapacağız kiraya vereceğiz. Hayata geçireceğimiz yapının dünyada örneği yok. Türkiye’de olacak. Bizi kamyoncu olarak kalmayacağız en iyi lojistikçileri olarak kalacağız. Bu sektörün sahibi olduğumuzu her tarafa hissettirelim” diye konuştu.
EYÜP BARTIK’TAN SATIR BAŞLARI…
Gece verilen gala yemeğinin sabahında Eyüp Lojistik ve Oregon Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Bartık ile özel bir söyleşi yaptık. Görüşmeye kendisinden sonra Eyüp Lojistik’in bayrağını devralacak oğlu İbrahim ile gelen Bartık, sorularımıza şu yanıtları verdi:
- Böyle bir birleşme kartel-tröst algısı yaratıyor. Rekabet Kurulu’ndan bu doğrultuda bir tepki alma ihtimaliniz var mı?
Aslında bu birleşme sermaye, ya da güçbirliği anlamına gelecek bir yapı değil. Tek bir şirket altında toplanmayacağız. Şehirlerarası birleşme, bir işbirliği projesi olacak. Herkes kendi iş hayatına devam edecek. Yapılacak olan yükü, aracı kapsayan bir paylaşım bölüşmesi. Bütün derdimiz, sektör kârının yine sektör paydaşlarının cebinde kalması. Zaten burada Rekabet Kurulu’nu harekete geçirecek bir durum yok.
- Bu algıyı kooperatifleşme yöntemiyle de kırabilirsiniz.
Aslında yaptığımız kısmen bir kooperatif yapılanması. Ama kooperatiflerdeki tehlike hep bir başkan ve hep bir yönetimin olması. Yani, dernek yapısından çok da farklı değil. Hep ön planda oy kaygısı olacak. Oy kaygısı olunca da, sektörün bir yere gitmediğini deneyimlerle yaşadık. Boşta kalınca, sorunlar da yaşanıyor. Canı kendinin olan bir kişi, sorumluluk üstlenmeli ve o biz olmaya talibiz.
- Ortaklığınızda hep Anadolu firmaları görüyoruz. İstanbul’dan firma da olacak mı?
Çok yakında İstanbul’dan da katılan firmaları göreceksiniz. Biliyorsunuz, Anadolu yıllarca geride kaldı ama şimdi baktığınızda nasıl ihracat ve sanayi yükseliyorsa, lojistiğin de aynı anda yükseldiğini görüyoruz. Anadolu’dan başlatmayı algıda farklılık adına yapıyoruz. Biz UND’ye alternatif bir yapı oluşturmayı asla düşünmüyoruz. Dernek çabamız olsaydı, mücadelemizi o platformda sürdürürdük. Bizim hedefimiz ticari bir birliktelik.
- Bir gemi , uçak ya da liman yatırımı düşünüyor musunuz?
Kesinlikle bunların hepsi olacak.
- Yurtdışında bir lojistik merkez kurmak düşünceniz var mı?
Kesinlikle bu da planlarımız içerisinde ve süresi belli.
“OREGON İLE ÇALIŞMIYORSANIZ, İŞİNİZ ÇOK ZOR OLACAK”
- 200 nakliyecinin bir arada olması aynı zamanda bir pazarlık gücü de getiriyor. Bu gücü kullanacak mısınız? Örneğin yakıt alırken, “biz binlerce kamyona sahip 200 nakliyeciyi temsil ediyoruz. Fiyatı da ona göre belirle” Ya da TIRSAN’dan treyler alırken bize farklı fiyat uygulamalısın” diyecek misiniz?
Sizin söylediğiniz zaten bizim birleşmedeki çıkış noktamız. Hepsi bir plan dahilinde gerçekleşecek. Şu an piyasa gerçeklerinden biraz uzaklaşmış durumdayız. Ama bir gün piyasa da reel hayata dönecek, biz de çekici, römork, lastik, yakıt, servis, depo gibi herşeyi yapıp bunu da tüketici finansmanıyla süsleyeceğiz. Biz, ortaklarımız adına pazarlık yapacağız. Sonra da alacağı ürünün finansmanını sağlayacağız. Bir ticari kaygınız olmayınca, oluyor. Ama ben “herkesle iyi geçinmek zorundayım, onlara yakın olmalıyım. Çünkü yarın onların oyuna ihtiyacım olacak” yerine; bizim böyle bir fikrimiz var: Var mısınız, yok musunuz? Varsa yolu yürüyoruz, yoksa teşekkür ediyoruz. Tekrar dönüp yeni bir gündem yaratma kaygımız yok. Çünkü o arkadaşın oyuna, satın almasına ihtiyacımız yok. Şunu iddia ediyorum: Lojistik işi yapmayı sürdürecekseniz, Oregon ile iş yapmıyorsanız işiniz çok zor olacak.
- Ortaklar yatırımdan riske ettikleri pay oranında mı nema alacaklar? Hisse dağılımı nedir?
Hisse dağılımını biraraya gelmek diye adlandırıyoruz. Şirketlerin hepsinde ortakların hisseleri yüzde 1. Fakat, büyük bir yatırım kararı aldığımızda ortaklarımız her zaman öncelikli olacak ve yatırıma katılacakları pay oranında bedel alacaklar.
- Siz yönetim kurulu başkanısınız. Dernekçilik için bitti, yönetimler değişiyor, kurallar da değişiyor dediniz. Oregon’da da siz hep yönetim kurulu başkanı olarak mı kalacaksınız?
Evet. Bir süre daha böyle olması gerektiğine inanıyoruz. Ama dikkat ederseniz beni pek sahada görmezsiniz. Kendimi ön planda tutmak gibi bir kaygım hiç olmadı. Arka planda arkadaşlarımla projeler üretip, uygulamaları hayata geçirmek istiyorum. Bir çoğu benim yönetim kurulu başkanı olduğumdan bile habersizdir. Derdim öne çıkmak değil, kontrolü elimden kaçırmamak. Çünkü bu arkadaşlarımla oluşturduğumuz bir proje, buna inancın kaybolduğu anlaşılırsa projemiz zarar görür.
- Ben bu projeye inandım ve başarılı olacağına inanıyorum. Bir gazeteci olarak sembolik de olsa Oregon’dan hisse alabilir miyim?
Aslında, çok önemli bir noktayı vurguladınız. Normalde hiç ilgi alanımız olmaz ve hiç düşünmedik. Ama siz sektöre önemli katkı sağlayan gazetecilerdensiniz. Bu önerinizi ciddi olarak düşüneceğim.
